Yüksek seviyede devam eden hava sıcaklıkları iklimsel değişikliklere bir kanıt oluşturuyor. Bu yıl da görülüyor ki iklim değişikliklerinin etkilerini yaşamaya devam ediyoruz.
Bu etkilerin nedenlerine bakıldığında çoğunlukla insan kaynaklı etkenlerle karşılaşıyoruz. Bir yıl içinde meydana gelen birçok olay, bu durumun sonuçlarının ne kadar etkili ve yıkıcı olduğunu göstermeye devam ediyor.
Bunlardan biri rekor seviyedeki hava sıcaklıklarına bağlı olarak meydana gelen buzul erimeleri. Bu yıl Kuzey Amerika’nın Batı Kıyısı boyunca sıcaklıklar konusunda rekorlar kırıldı. En sıcak nokta olarak ise, kıtanın uzak kuzeydoğu köşesi olan Grönland’ın bir kesiminde büyük bir erimenin yaşandığı yer gösterildi.
Isınma devam ediyor
Yüz ölçümü bakımından Dünya’nın en büyük adası olan Grönland, küresel ısınmadan fazlasıyla etkilenmekte. Adanın buzla kaplı kısımları, buzların erimesinden dolayı azalmaktadır.
Bölgede yaşanan yaz yağmuru ve sıcaklık, gezegenin en önemli buz rezervlerine sahip olan adada bir başka erimeye daha neden oldu.
Danimarka Meteoroloji Enstitüsü’nün açıklamasına göre Danimarka’nın uçsuz bucaksız, donmuş topraklarının çoğunu kapsayan Grönland Buz Levhası’nda geçtiğimiz hafta büyük bir erime başlamış durumda. Bu endişe verici gelişmenin nedeni olarak, oldukça yağışlı geçen bir yaz döneminden sonra, dengeli bir şekilde devam eden yüksek basınç ve daha yüksek sıcaklıklar gösteriliyor.
Yaz mevsiminin ortası buna benzer erimelerin gerçekleşmesi için en uygun dönem. Meydana gelen mevcut olayda, eriyen buzun oluşturduğu su miktarının toplamı 2019 yılındaki kadar aşırı değil. Ancak bilim insanları, eriyen toplam alanın bu yıl daha büyük olduğunu ifade ediyor.
Elde edilen veriler, geçtiğimiz hafta Salı ve çarşamba günlerinde Grönland buz tabakasında erimelerin yaşandığını gösteriyor. Bu veriler toplam sayıya eklendiğinde, miktarın artıyor ve artacak olması dikkate değer konulardan biri olarak karşımıza çıkıyor.
İçinde bulunduğumuz yılda Grönland, aşırı erime olayında rekor seviyeye ulaşmış değil. Ancak büyük erime olaylarını daha sık görmeye başladık. Bu, üzücü olmakla beraber oldukça endişe verici.
Grönland’ın buz tabakası, Antarktika’dakilerle birlikte bu şekilde eriyip küçülmeye devam ederse, önümüzdeki on yıllarda birçok kıyı kentini sular altında bırakabilecek yüksek deniz seviyelerini besleyecek konuma gelebilir. Bunun olmaması için küresel ısınmaya neden olan, birçok beşerî etkeni azaltmaya yönelik çalışmaların yapılması gerekiyor. Unutmayalım, doğa ona nasıl davranırsak bize aynı şekilde karşılığını verir.