2017…
2017 yılının Ağustos ayında bir deney amacıyla Uluslararası Uzay İstasyonu’na gönderilen iki adet HP sunucusu, hedeflenen dönüş tarihlerinden üç ay geçmesine rağmen hala Dünya’ya geri dönmedi.
Bu iki sunucu birlikte, açık kaynaklı Linux sisteminde çalışan ve süper bilgisayar işleme gücüne sahip olan Spaceborne Computer’i oluşturuyor. Bunların uzaya gönderilme sebebi an düşük düzeyde en az şekilde yapılan uzmanlık tedavisi ile uzayda ne kadar dayanıklı olarak kalacaklarını görmekti.
Şu an gözlemlenen şu ki, beş yüz otuz gün sonra bile hala çalışmaktalar. 2018 yılının Ekim ayında Rus bir roketin başarısız olmasından sonra, bunların da dönüş uçuşları süresiz olarak ertelendi.
2019…
HP’nin üst düzey içerik mimarı olan Adrian Kasbergen’in ifade ettiğine göre, 2019 yılının Haziran ayında dönmeleri bekleniyor, tabi eğer uçuşta yer varsa ve şu anda bir bilet almadılarsa diye de ekliyor.
HP, ayrıca 2030 yılında gerçekleşeceği tahmin edilen ilk Mars uçuşu için hazır bilgisayar olmak üzere NASA ve Elon Musk’un Space X’i ile çalışıyor.

Şu anda yirmi yaşında olan ISS yerleşik makineleri, işlemlerin gerçekleşmesi için verileri Dünya’ya geri veriyor, ancak bu verilerin her yöne ulaşması yaklaşık olarak otuz dakika sürebiliyor. Otuz dört mil uzaktan ve Mars’tan verileri işleme için veriyi göndermek de mümkün değil.
ISS’de bulunan üç orijinal bilgisayarın her biri sekiz milyar dolar maliyete neden oldu ve bunların yapımı on yıl sürdü. Konu hakkında Adrian Kesbergen, “Sunucularımız milyonlarca dolara değil, binlerce dolara mal oldu” dedi ve 2019 Mobil Dünya Kongresi’nde (MWC), Barselona’da HP’nin ISS Destiny Modülünün bir çoğaltma modelini gösterdiğini söyledi. Ayrıca, Adrian Kesbergen, Spaceborne Cumputer’in şu anda gerçek şeyin tavanına gömülmüş olduğunu da söyledi.
Yer alan sunucuların bazı ısmarlama değişikliklere ihtiyaç duyduklarını da söyleyen Kesbergen, hava soğutma sisteminin uzayda çalışmayacağını da söyledi. Aynı zamanda, güç kaynağı ile birlikte ana sabit sürücüyü destekleyen katı hal sürücüsü ile ilgili öngörülemeyen sorunların olduğunu da ekledi.
Ancak, nelerin yanlış gittiğini ve sorunların kaynaklarını bulmak için araştırmaların Dünya’da yapılması gerekiyor. Bu nedenle cihazlar Dünya’da incelenmeliler.