“Bir rapora göre danışmanlara şirketin politikası veya ürün değişiklikleri olduğunda önceden bilgi verilmiyor”
“Danışmanlar görmezden gelme üzerine konseyin geleceğini tartışmak istiyor”
Twitter, Güven ve Güvenlik Konseyi’ni, 2016 yılında kullanıcıların güvenliğini sağlamak için kurdu. Konsey, kırktan fazla dış gruptan ve kullanıcı güvenliği konusunda tavsiyelerde bulunacak uzmanlardan oluşuyor.
Twitter’ın Güven ve Güvenlik Konseyi üyeleri, geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir rapora göre sosyal medya şirketinin uzmanlıklarına ve girdilerine değer vermediklerine dair bir düşünceye sahip. Üyeler yine günler öncesinde Twitter’ın liderliğine gönderilmek üzere endişelerini açıklayan bir mektup yazdılar.
Mektup, zorbalık karşıtı mücadelelere ve çevrimiçi güvenlik programlarına odaklanan bir organizasyon olan Diana Award’da Genel Müdür Yardımcısı olan Alex Holmes tarafından e-postayla gönderildi. Bu mektubun her meclis üyesinin görüşlerinin temsili olmadığını da söyledi.

Mektubun nitelikleri içerisinde, bazen aylar boyunca güncelleme almamaları, bazı bölgelerdeki şirket bağlantılarına ulaşmada sorun yaşamadıkları ve politika veya ürün değişiklikleri konusunda kafa yormadıkları yer alıyor. Üyeler, ayrıca CEO Jack Dorsey ile konseyin geleceği hakkında konuşmak için bir çağrı istediler.
Holmes konu hakkında şunları söyledi: “Twitter’ın politika veya ürün değişikliklerinde henüz bir ilerleme kaydedilmedi, konseye yaptığımız basın ve medya hakkındaki soruları cevaplarken, çoğumuzun önceden herhangi bir uyarı almamasını ya da tek başına bilgi almamasını sağladık.”
Twitter’daki kamu politikası stratejisinin direktörü olan Nick Pickles, belirttiğine göre, şirket Twitter kullanıcılarının güvenliğini sağlamak için ortaklarla beraber çalışmaya karar verdi.
Güven ve Güvenlik Konseyi üyeleriyle görüşmeler yapmak gibi şeyler de dahil olmak üzere, ortaklarla, uzman ve Savucularla çalışma biçimlerini geliştirebilme hususunda tartıştıklarını ifade eden Nick Pickles şunları da söyledi: “Bu sohbetlerden, küçük, merkezi bir grubun Twitter’ın dünyadaki rolünü yansıtmayacağını duyduk, bu yüzden daha çeşitli seslerden daha düzenli duyma yolları üzerinde çalışıyoruz.”